Adana’da arkadaşını av tüfeğiyle öldüren sanığa 16 yıl 8 ay hapis cezası
Adana’nın merkez Seyhan ilçesinde 10 yıl önce arkadaşını otomobil içinde av tüfeği ile öldürdüğü gerekçesiyle yargılanan sanığa “olası kastla kasten öldürme” suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezası verildi.
Yargıtay’ın bozma kararının ardından Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen duruşmada tutuksuz sanık M.K. ile taraf avukatları hazır bulundu.
Cumhuriyet savcısı esas hakkında mütalaasında 1 Temmuz 2014’te sanık M.K. ile maktul M.B’nin Mersin’den otomobil ile birlikte Adana’ya geldiklerini, Barış Mahallesi’ndeki bir dönerci dükkanına geçtiklerini, sonrasında sanığın bir başka arkadaşı Ş.K. ile kendisine ait evden av tüfeğini alıp dönerci dükkanına döndüklerini belirtti.
Savcı, bir süre sonra dönerciden ayırılırken otomobilin şoför koltuğuna Ş.K’nin, arka yolcu koltuğuna ise sanık ile maktulün oturduğunu, sanığın maktul M.B’ye tüfeğini gösterdiği ve maktulün “ağabey yapma şeytan doldurur” dediği sırada tüfeğin ateş aldığını ve ağır yaralanan M.B’nin kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiğini kaydetti.
Cumhuriyet savcısı mütalaasında, tüfeğin içinde fişek bulunup bulunmadığı konusunda zihninde kesinlik bulunmadığı anlaşılan sanığın, meydana gelebilecek neticeyi kabullendiği dikkate alınarak “olası kastla kasten öldürme” suçundan cezalandırılması yönünde görüş sundu.
Savunması alınan sanık ise olay nedeniyle pişman olduğunu belirterek, “Böyle bir olayın yaşanmasını kesinlikle istemezdim. Keşke böyle bir olay hiç olmasaydı. Pişmanım, beraatimi talep ediyorum.” ifadesini kullandı.
Mahkeme heyeti, “olası kastla kasten öldürme” suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdığı sanığın tutuklanmasına karar verdi.
Olay
1 Temmuz 2014’te merkez Seyhan ilçesi Barış Mahallesi’nde arkadaşı M.B’yi (18), otomobil içindeki av tüfeği ile öldürdüğü iddia edilen zanlı M.K. (47) sevk edildiği adliyede tutuklanmıştı.
10 Eylül 2015’te sanık M.K. Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesince yargılandığı davada “taksirle ölüme neden olmak” suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırılmış ve 2 Mayıs 2016’da tahliye edilmişti.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi ise yerel mahkemenin kararını “suçun nitelendirilmesinde eksik değerlendirme” yapıldığı gerekçesiyle bozup, yeniden incelenmek üzere Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti.